Spor Yapmanın FayDaları...
Egzersizin yararlarını iki etapta inceleyebiliriz.
1)Egzersizin ilk etaptaki yararı günlük yaşantı kondisyonunu arttırmasıdır. Bu kondisyonun artması sonuçta, insan
vücudunun daha az yorularak iş yapmasını sağlar.
Bu günlük zorlanmaları kısaca örneklersek, merdiven çıkma, otobüse
koşma, hızlı yürüme ve bir yükü aldırma veya taşıma gibi. Sonuç olarak
kişinin günlük işlerini kolayca yapmasını ve yorulmadan tamamlaması
sağlanmış olur. Kişi belirli bir program çerçevesinde fiziksel egzersiz
yapmasının ardından, egzersiz öncesi ve sonrasındaki günlük işler
karşısındaki dayanıklılığı egzersiz periyodunun sonundaki olumlu gelişme
açıkça görülebilir.
2) Egzersizin ikinci yararı tıbbi olanıdır. Yani fiziksel sakatlık ve
hastalıkların oluşumunu önlemek,geciktirmek ve tedavisinde
kullanılmaktadır. Bu hastalıklardan en önemlisi temel oluşum nedeni
hareket azlığına dayanan koroner kalp hastalıkları, periferik damar
rahatsızlıkları ve hipertansiyon gibi kardiovasküler hastalıklar
grubudur. Bir diğer önemli grup ise sırt bozuklukları, yanlış durum ve
eylem
anormallikleridir. En önemli vücut anormalliği şişmanlıktır. Egzersiz de
en çok bu anormalliğin tedavisinde kullanılır. Yapılan araştırmalarda
Amerika' da vücut anormalliklerinde şişmanlığın birinci sırada olduğu
ortaya çıktı. Koroner kalp hastalıklarının oluşumundaki egzersiz
noksanlığının yerini, günlük yaşantının ve etkilerinden ayırt etmek çok
güçtür. Buradaki etkilerden kastımız sigara ve şişmanlığın etkileridir.
Bu nedenlerden ötürü çeşitli araştırıcıların elde ettiği sonuçlarda çok
değişik çıkmıştır. Egzersizin yaşamın uzunluğu ile ilgisi yıllardır
tartışılan ve çeşitli iddialar ortaya atılan bir konu olmuştur.
Bazı Amerikalı uzmanlar okul ve kolejlerde yapılan zorlu egzersizlerin
insan yaşamını kısıtladığını iddia etmişler. Bazıları da bunun aksini
söylemişlerdir. Bu konu üzerine yapılan bilimsel araştırmalar,
longiditunal(uzun süreli) incelemeler; okul çağlarında yapılan sporun
ileri yaşlarda devam ettirilmesi sonucunda, egzersizin sağlık ve uzun
yaşama üzerine hiçbir olumsuz etkisi olmadığını ortaya
çıkarmıştır.Koroner kalp hastalıklarının oluşum sıklığını ve ağırlığını
düzenli egzersizin azaltıp, azaltmadığını belirlemek için yüzlerce
araştırma yapıldı.Bu araştırmaların çoğunluğunun kontrolleri sırasında
koşulların uygun olmayışı, denek sayısının azlığı ve yanlış
vital(yaşamsal) istatistikler yüzünden inandırıcı sonuçlar vermemiştir.
Tüm bunlara rağmen birçok yazar düzenli fiziksel egzersizin KALP krizini
önlemede büyük rolü olduğuna inanırlar. Bu konu etraflıca 1967 yılında
“The Proceeding of the International Symposion on physical activity and
cardiovascular health” (Uluslararası fiziksel aktivite ve kalp-damar
sağlığı sempozyumu) de incelendi.Ve bu konuda uygulanacak egzersiz
programları için Cooper, Bowerman ve Harris' in kitapları önerildi. Uzun
yıllardır, miyokard infarktüsü geçiren hastalar için tek tedavi yolu
uzun süreli yatak istirahatiydi. 1960'lı yıllardan sonra bu görüş büyük
değişikliklere uğradı. Artık, kişilere göre değişen egzersizler bilim
adamlarınca, hastalar için önerilmektedir.
Şişmanlık ile diğer hastalıklar arasındaki bağın direk olarak kanıtı
oldukça güçtür. Yalnız, yapılan araştırmalar sonucu birtakım
hastalıkların şişman kişilerde, normal kilolu insanlara oranla daha çok
görüldüğü ortaya çıktı. Şişmanlığa neden olarak yıllarca fazla yeme
olarak gösterilmiştir. Ama bu konunun temel nedeni hareket azlığıdır.
Şişmanlık derdinden kurtulmak için fiziksel egzersiz yapılmalıdır.Yalnız
bu egzersiz yapılmalıdır. Yalnız bu egzersiz ile birlikte kalori
kontrolü gerekmektedir.Bu fiziksel egzersizler düzenli diyetlerle
birlikte sürdürülmelidir. İnsan organizmasının enerji gereksinimi
temelde 3 maddeden sağlanır.
Bu maddeler karbonhidratlar, yağlar ve proteinlerdir. Proteinler
organizmanın yapı taşı olarak faaliyet gösterirken, fiziksel aktiviteler
için gerekli enerjinin �'i karbonhidratlar(şekerler) ve lipitler
(yağlar) ‘den sağlanmaktadır. Egzersiz fizyologlarının yaptığı uzun
araştırmalar sonucunda fiziksel eforun süresi uzadıkça devreye giren
lipit miktarının arttığı ortaya çıkmıştır. Kısa süreli ve süratli
eforlarda gerekli enerjinin 0'e varan bölümü karbonhidratlardan
sağlanır. Yapılan fiziksel egzersizin uzun süreli olması, organizmada
deri altında biriken yağ tabakalarının erimesine neden olur.
Yağ birikimi önce karın kaslarının bulunduğu bölgede oluşur. Fazla
birikim “göbeklenme” adı verdiğimiz oluşumu ortayaçıkarır. Bu nedenle
fiziksel eforların süresi uzatıldığında, yağlara gereksinme duyulur ve
önce karın kaslarının bulunduğu bölgelerdeki yağlar devreye girer ve
düzenli bir program ile bu yağların eritilmesi sağlanabilir.Organizmada
bir stres karşısında, bu strese karşı koyacak bir uyum oluşumuna neden
olur. İşte, insan vücudunun bir stres karşısındaki durumunu, “egzersiz,
emosyonel(heyecansal) stresin fizyolojik sonuçlarını elimine eder, ”
telkini bazı uzmanlarca ortaya atılmıştır. Egzersiz bu konuda muhtemelen
şu mekanizmayla haraket eder.“Egzersiz sonucunda adrenal bezlerinin
uyarılma eşiği düşer. Uyarılma artar, böylece antistres streoidlerinin
büyük bir depo oluşturmasına ve strese yanıt süresinin kısalmasına neden
olur. ” Bu nedenle insanların iç tansiyonlarını azaltmak için de spor
yapmaları gerekmektedir.